Gelişen teknoloji sayesinde, daha doğal sonuçlar alındığı için giderek popüler hale gelmeye başladı. Op. Dr. Hakan Gündoğan, bu yöntemle ile ilgili bilgi verdi.
Kalıcı kaş dövmelerine dikkat
Dr. Gündoğan, kaş kaybının trafik kazası ya da yanık gibi nedenler haricinde, genellikle yaşlanmayla birlikte kaş kıllarının giderek zayıflaması ve dökülmesiyle ortaya çıktığını belirtti. Ayrıca, sürekli kaş aldırmaya bağlı olarak kaş kıllarının köklerinin zarar görmesi nedeni ile de kaş kayıplarının ortaya çıktığını bildiren Dr. Gündoğan, bu soruna neden olabilen kalıcı kaş dövmelerine de değindi: “Son yıllarda kaş nakli operasyon sayısının artma sebeplerinden biri de kalıcı kaş dövmesi uygulamasıdır. Bu işleme ihtiyaç duyan kişilerde zaten zayıf olan kaşlar tamamen alınıp yerine kalıcı dövme uygulandığında, vücut dövme boyasını derinin daha alt katmanlarına kadar emmekte ve zaman içinde istenenden farklı bir “kaş rengi” ortaya çıkmaktadır. Eğer travesti bu renkten kurtulmak isterse bu sefer lazer işlemi uygulanmak da ancak ne yazık ki derinin derin katmanındaki dövme tamamen çıkartılamamakta ve aynı zamanda kaş kılı köklerinde de kalıcı hasar meydana gelmektedir. Kişinin bir daha kaşlarının çıkması mümkün olmamaktadır. Hastalar, özellikle bu durum sonrası kaş nakli için bizlere başvurmaktadır.”
Dr. Gündoğan, kaş naklinin kaş kaybı sorununu ortadan kaldırdığını ifade ederek bu yöntemi şöyle anlattı: “Her ne kadar saç ekimi ile benzer özellikler gösterse de, kaş nakli doğası itibari ile çok daha teknik ve özen isteyen bir işlemdir. Saç ekiminde çoğunlukla iki ve daha fazla kök birlikte ekilirken kaş bölgesinde “inceltilmiş tek kök” kılın tamamen kaşın doğal açılanması yönünde ekilmesi çok önemlidir. Ankara travestileri erken dönemde ekilen saçlar genellikle alınan bölgenin (saçlı deri) özelliklerine sahip olduğundan (saç kılları kaş kıllarına göre daha hızlı uzar) kaşların kısaltılması gerekliliği rahatsız etse de aradan zaman geçtikçe ekilen kaşlar normal hızında uzamaya başlayıp bu sorun genellikle ortadan kalkar.”
Nakil sonrası aynı gün işe devam etmek mümkün
Kaş nakli uygulanan kişinin aynı gün işine dönebileceğini belirten Dr. Gündoğan, “Lokal anestezi altında uygulanan kaş nakli işlemi sonrası rahatsızlık hemen hiç olmaz ve kişi aynı gün işine dönebilir. Uygun teknik ile yapılan nakil sonrası estetik anlamda hasta memnuniyeti yüksek ve giderek artan sayıda uygulanan bir yöntemdir” şeklinde konuştu.
Fibroblast Yöntemi İle Cildi Gençleştirin
“Yıllar geçtikçe cildin elastikiyetini ve canlılığını sağlayan kollajen ve elastin gibi proteinlerinin üretimi doğal olarak giderek azalır. Üretimdeki bu azalmaya bağlı olarak ciltte kırışıklıklar, sarkmalar, cilt renginde lekelenmeler ve matlaşma meydana gelir. Fibroblast hücre gençleştirme yöntemi ile cildiniz kendi hücrelerinizle gençleşiyor. Fibroblast hücre gençleştirme tekniği sayesinde kendi hücreniz çoğaltılarak özel enjeksiyon teknikleri ile cildinize enjekte edilir, böylece dokunun eski canlılık, parlaklık ve sıkılığını kazanması sağlanır” diye konuştu.
Biyopsi en az güneş gören bölgeden alınır
Uzm. Dr. Yüksel Oltulu şu bilgileri verdi: “Fibroblast hücresini içeren doku biyopsisi vücudumuzda en az güneş gören bölge olan kulak arkası yada nadiren ön kolun iç yüzeyinden lokal anestezi ile alınır. İşlem bölgesinde iz kalmaması açısından ve kılsız alan olduğu için kulak arkası daha çok tercih edilen bölgedir. Alınan biyopsi laboratuvarlara gönderilir. Hücrenin çoğaltılması işlemi laboratuvar şartlarında ve 4 haftada tamamlanır. Çoğaltılma işlemi gerçekleştirilen hücreler 3 seans halinde 4-6 hafta arayla uygulanmaya başlanır. Her uygulama sırasında hastaya 20-40 milyon arası fibroblast hücresi insülün enjektörü ile istenen alana verilir. İşlem tamamlandığında hastaya yaklaşık 100-120 milyon fibroblast hücresi verilmiş olacaktır. Verilen bu miktarla istenen düzelme, hacim ve iyileşme sağlanır.”
Fibroblast hücre gençleştirmenin cildin gençleşmesi istenilen yüz, boyun, dekolte, el gibi farklı bölgelerine rahatlıkla uygulandığını söyleyen Dr. Yüksel Oltulu, “Fibroblast, diğer anti-aging uygulamalarına göre etkisi çok daha uzun sürelidir. Ayrıca kişinin kendi hücresi kullanıldığından doğal bir yöntem olup yan etkisi yoktur. Bu yöntem Avrupa ve Amerika’da birçok ünlü tarafından uygulanmaktadır” şeklinde konuştu.